Bir zaman dünyaya bir adam gelmiş: Okunu kör nefsin, kılıçla çelmiş.....
Bu çalışmada, Peygamber Efendimiz'in (s.a) hayatı, tarih verilerek kronolojik olarak sıralanmıştır...
Kaynağı Kur’ân ve Sünnet olan tasavvuf cereyanı, bizzat Hz. Peygamber (s.a.) ve ashâbının hayâtında zühd, hadîslerinde ise ihsân olarak ifâdesini bulmuştur. Tasavvufun Hicrî XII. Âsır’dan itibaren de bugünkü manasıyla tarîkatlar şeklinde teşkilâtlanarak İslâm memleketlerinin her tarafına nüfûz ettiğ..
... Öte taraftan meleklerin dua ve istiğfarlarını kazanıyoruz, ne büyük mutluluk değil mi? Üzüntümüze, bizim oruçlu halde iken iştahımızı, yeme-içme arzumuzu kamçılayan hareketlerine karşılık, ötelerden gelen ilâhî destekli meleklerin duaları… Mü’min kardeşim, bütün bunlar bizlere yetmez mi? Kend..
Birisi, “Gece-gündüz canım da, gönlüm de kapınızda hizmet etmede; fakat Moğollarla uğraşmaktan, onların işleriyle oyalanmaktan vakit bulup da kapınıza gelemiyorum” dedi. Mevlânâ buyurdu ki: “Bu işler de Allah işi; çünkü Müslümanların emin olmalarına, aman bulmalarına sebep olmada. Onların gönüller..
Ölüm güzel şey, budur perde ardından haber... Hiç güzel olmasaydı ölür müydü Peygamber?..
Âlimler demişler ki; «Ölüm mahza yokluk değil. Sırf fena olmak değildir. O, ancak ruhun bedenden ilişkisinin kesilmesidir. Ölüm bir ayrılıştır. Ruh ile beden araşma giren bir perdedir. Ölüm bir değişmektir. Dünyadan ahirete göçmektir.» Ebu'ş-Şeyh (tefsirinde) ve Ebû Nuaym Bilal bin Sa'd'den rivaye..
Ey Allahım! Fayda vermeyen ilimden, korkmayan kalpten, kabul olunmayan duadan ve doymayan nefisten sana sığınırım. En kötü arkadaş olan açlıktan ve hıyânetten sana sığınırım. Çünkü hıyânet kişinin gizlediği en kötü şeydir. ..
Peygamber Efendimiz, Muhammed b. Mesleme Hazretlerini idârî işler için, Hz. Ali’yi de aile ve çocuklarıyla ilgilenmesi için görevlendirdi.[1] Sonra H. 9 Receb ayının bir perşembe günü Medine’den Tebük’e doğru hareket etti. Kadınlar, çocuklar, ihtiyarlar ve Medine’de bırakılan görevliler, Seniyyetü’l..
Hz. Ali, İslâm’a dâvet için Tayyi’ kabilesine gönderilmişti...
Muğîre İbni Şu‘be radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: “Mûsâ sallallahu aleyhi ve sellem Rabbine: – Cennetliklerin en aşağı derecesi nedir? diye sordu. Allah Teâlâ da şöyle buyurdu: – O, cennetlikler cennete girdikten sonra çıkagelen bi..
Peygamber Efendimizin zevcesi Hafsa (r.anhâ) diyor ki: “Allah Rasûlü (s.a.s), dört şeyi terk etmezdi: Aşure günü orucu, Zilhicce’nin ilk on günü orucu, her ay üç gün orucu ve sabahın iki rekât sünneti.” Ebu’d-Derda (r.a) Zilhicce ayının önemini şöyle anlatıyor: “Zilhiccenin ilk 9 günü oruç tutmal..
Pîr Abdülkâdir Geylânî (k.s) yüksek ve üstün meziyetlerine rağmen son derece yumuşak başlı, alçak gönüllü, ağırbaşlı idi. Bir çocuk veya kız çocuğu bile konuşsa ayağa kalkarak dinler, işini görürdü. Fakirlerin, yoksulların yanına oturur, onların elbiselerini temizlerdi. Ama bunun aksine anlı şanlı a..
Peygamber (s.a.v) Efendimiz şöyle buyurur: “Allah bir kulu hakkında hayır dilerse, onu din ilimlerinde anlayışlı kılar. Nefsinde mevcut ayıpları görmeyi kendisine nasip eder.” Din işlerinde derin bilgiye sahip olmak, nefsin bilinmesini sağlar. Dolayısıyla Yaratan'ın kuvvet ve kudretini... O’nun ..
Ne zaman “Ceza ile çocuk eğitimi olmaz. Çocuk, eğitim için dövülmez.” desem, hep aynı itirazla karşılaşıyorum: “Ama dinimizde çocuğu dövmek var!” “Nasıl yani?” diye sorduğumda “Peygamber Efendimizin ‘Çocuğunuz 7 yaşına gelince namazı öğretin, 10 yaşına gelince, kılmıyorsa dövün’ diye hadis-i şerifl..