İnsanoğlunun bu dünyadaki macerasının mühim bir bölümü ilim, felsefe ve sanatla ilgilidir. Gerçeği ve güzeli arama faaliyetinden ibaret olan bu maceraya ışık tutan ana kaynak ise dindir. Her toplumun ilim, hikmet ve sanat adamları bağlı bulundukları dinin esaslarıyla düşünmeye başlamış, bu esasları ..
Sütannesi Halime Hatun yemin ederek der ki: “...[Muhammed (a.s)], sütkardeşi [Abdullah] ile birlikte evlerimizin arkasında küçük kuzu-larımızın yanında bulundukları sırada, sütkardeşi telaş ve heyecanla koşarak bize geldi. Bana ve babasına:..
...pozitif ilimlerde ulaştığı noktayı en iyi gösteren eserlerden birisi “Kal‘atü’l-Üstâd” olarak anılan türbedir. Türbedeki “Işık Hadisesi”.....
182. Mücâhid'den rivayet edildiğine göre, Beytullah'ı yetmiş tane peygamber haccetmiştir. Bunlardan biri Mûsâ b. İmran olup, hac esnasında sırtında pamuktan ma'mûl iki abayesi varmış. Bu peygamberlerden bir diğeri de Yûnus (as) imiş. (O da, hac esnasında) "Davetine icabet ettim, ey sıkıntıları gider..
Aşkı nasıl tarif edebiliriz, bu mümkün mü? Aşk, tarifi mümkün olmayan ilahî bir duygudur. İlahi aşkın potasından süzülen, düştüğü yeri yakan, yaktıkça yakan yandıkça da yanma arzusu tutuşturan Allah’ın bizleri var olma sebebiyle halk ettiği en ulvi duygudur...
Büyük velilerden, hakikat şehidi… İsmi Hüseyin b. Mansûr, künyesi Ebu’l-Mugis’tir. 858 (H.244) yılında İran’ın Beyzâ şehrinde doğduğu rivayet edilmektedir. 919 (H.306) yılında ise idam olunarak şehit edildi. Gençlik yıllarında Tuster’de büyük velîlerden Sehl b. Abdullah et-Tusterî (k.s) hazretler..
Zevklerin en yücesi ma‘rifetullah (Allah’ı bilmek) ve O’nun cemâlini temaşa etmektir! Ancak bu zevkten mahrum olanlar, başka zevkleri tercih edebilirler. Lezzetler idrâklere tâbidir. Mesela öfke tabiatı, düşmandan intikam almak ve gönlünü rahat ettirmek için yaratılmıştır. Öyleyse onun lezzeti gale..
Ehl-i Kitab'ın (yahudi ve hıristiyanlar) cennete girip giremeyeceği hususu güncel gibi gözükse de yaklaşık on iki asırdır kötü niyetli kişiler tarafından istismar edilmekte, itikadımız bozulmaya çalışılmaktadır...
“Kurb”da ilk derece (Allah’ın) taatına yakın olmak ve bütün zaman boyunca ona ibadet vasfı ile muttasıf olmaktır. Bu‘d ise Allah’ın emirlerine muhalefet etmekle kirlenmek ve ona karşı itaatli olma hâlinden uzaklaşmaktır...
... Her kim de bunu yapmazsa, Allah’ın ona bir va’di yoktur. İsterse onu bağışlar, isterse azaba uğratır!” buyurmuşlardır...
Biri halktan, diğeri devlet memuru iki kişi kavga etmişler, halktan olan zat memura saldırarak dişini kırmış, bunu gören polis saldırganın yakasına yapışarak: Hadi, seni valiye götüreceğim, demiş...
Şefkat ve merhamet, Allah’ın yarattıklarına acımak, onların her zaman iyiliğini düşünmek, mutlu olmalarını istemek ve onlara sürekli yardım isteği taşımaktır. Cenâb-ı Hak, Kur’ân-ı Kerîm’inde, Peygamber Efendimiz hakkında: “(Rasûlüm!) Biz seni ancak âlemlere rahmet olarak gönderdik” (Enbiyâ, 21/1..
Yukarıdaki ifade Kur’ân-ı Kerim’de birkaç defa geçmektedir. İlk soru şu: Bu ifade hangi konulardan söz edilirken geçmektedir? Cevap çok zor değildir...
İsa peygamber ve şeytan arasında geçen şöyle bir konuşma anlatırlar. Hz. İsa: “Halktan en çok kimi seversin?” diye sorunca şeytandan şu cevabı almıştı:..
...Unutmayın ki sizden hiç kimseye, yaptığı amel, cenneti kazandırmayacaktır" buyurdu. "Sen de mi... ..
Allah yoluna can koyanlar, varlıklarını dağıtırlar. İşleri, halka huzur getirmektir. Ganimet toplar, halka dağıtırlar. Onların aldığı ganimet, Allah'ın fazlıdır. Onu alır, ihtiyaç sahiplerine karşılıksız verirler. Darda kalmışları sıkıntıdan kurtarırlar. Borcunu ödemekten çaresiz kalanlara yardı..