Âlimler demişler ki; «Ölüm mahza yokluk değil. Sırf fena olmak değildir. O, ancak ruhun bedenden ilişkisinin kesilmesidir. Ölüm bir ayrılıştır. Ruh ile beden araşma giren bir perdedir. Ölüm bir değişmektir. Dünyadan ahirete göçmektir.» Ebu'ş-Şeyh (tefsirinde) ve Ebû Nuaym Bilal bin Sa'd'den rivaye..
Peygamber Efendimiz, Muhammed b. Mesleme Hazretlerini idârî işler için, Hz. Ali’yi de aile ve çocuklarıyla ilgilenmesi için görevlendirdi.[1] Sonra H. 9 Receb ayının bir perşembe günü Medine’den Tebük’e doğru hareket etti. Kadınlar, çocuklar, ihtiyarlar ve Medine’de bırakılan görevliler, Seniyyetü’l..
Hz. Ali, İslâm’a dâvet için Tayyi’ kabilesine gönderilmişti...
Muğîre İbni Şu‘be radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: “Mûsâ sallallahu aleyhi ve sellem Rabbine: – Cennetliklerin en aşağı derecesi nedir? diye sordu. Allah Teâlâ da şöyle buyurdu: – O, cennetlikler cennete girdikten sonra çıkagelen bi..
Efendimiz Abdülkâdir Geylânî’nin (k.s) kerametlerinin çokluğu üzerinde tarihçiler görüş birliğindedirler...
Pîr Abdülkâdir Geylânî (k.s) yüksek ve üstün meziyetlerine rağmen son derece yumuşak başlı, alçak gönüllü, ağırbaşlı idi. Bir çocuk veya kız çocuğu bile konuşsa ayağa kalkarak dinler, işini görürdü. Fakirlerin, yoksulların yanına oturur, onların elbiselerini temizlerdi. Ama bunun aksine anlı şanlı a..
Bedir esirleri arasında yer alan Süheyl b. Amr, Kureyşlilerin hatibi idi. Kendisinin üst dudağı da yarıktı. Hz. Ömer: “Yâ Rasûlallah! Şu Süheyl b. Amr, Kureyşlilerin hatibidir. Bırak beni, onun iki ön dişlerini çekeyim de, dili dışarı sarksın! Artık hiçbir zaman hiçbir yerde senin aleyhinde hutbe ..
Peygamber (s.a.v) Efendimiz şöyle buyurur: “Allah bir kulu hakkında hayır dilerse, onu din ilimlerinde anlayışlı kılar. Nefsinde mevcut ayıpları görmeyi kendisine nasip eder.” Din işlerinde derin bilgiye sahip olmak, nefsin bilinmesini sağlar. Dolayısıyla Yaratan'ın kuvvet ve kudretini... O’nun ..
Her milletin, her topluluğun, her dinin kendine mahsus şiar ve sembolleri vardır. İslâm’ın şiarlarından biri de “Kıble” dir...
Ne zaman “Ceza ile çocuk eğitimi olmaz. Çocuk, eğitim için dövülmez.” desem, hep aynı itirazla karşılaşıyorum: “Ama dinimizde çocuğu dövmek var!” “Nasıl yani?” diye sorduğumda “Peygamber Efendimizin ‘Çocuğunuz 7 yaşına gelince namazı öğretin, 10 yaşına gelince, kılmıyorsa dövün’ diye hadis-i şerifl..
“Bilginlerin kötüsü, beyleri ziyaret eden bilgindir; beylerin hayırlısı da bilginleri ziyaret eden bey. Ne güzel beydir yoksulun kapısındaki bey; ne kötü yoksuldur beyin kapısındaki yoksul.” Halk, bu sözün dış anlamını almıştır. Onlarca bilgin kişinin, bilginlerin kötülerinden olmaması için beyleri..
Ben bu yolu bilmez idim, Aşk gönlüme düştü gider. Aşk elinden dertli yürek, Kaynayuben taştı gider. ..
Hendek savaşı birçok ibretlik olaya sahne olmuştur. Savaşın sonuna doğru… Sahabe efendilerimizden Huzeyfetü’l-Yemân (r.a) anlatıyor: ..
Esselâmü aleyküm İhsan Efendi oğlum, Derviş İhsan Efendi oğlum, Sohbet edeb üzeredir. Edeb yolunun meşki sohbetledir. Bu sebepten sohbetteki edeb, şeyhe mukabelede bulunmak, ihvanla hem-meclis olmak husûsî dikkat ister. Sohbet meclisinin sahibi Hazret-i Allah’tır. Allah için sohbete oturuldu mu ar..
Mûsa peygamber seyahat ederken bir gün ağır ağır, bütün samimiyetiyle namaz kılmakta olan bir adama rastlar. Adamın namazına o derece imrenir ki, Allah’a:..
“Ya Rab, nasıl ulaşalım Senin rızana…”diye bir düşünce geçiriyorsak içimizden, bir umulmadık bir umman gelir önümüze. O yaradan ki Ekmel-i Kâinat Fahr-i Âlem Muhammed’i (s.a.s) yarattı, bizi nasıl sevdiğini kanıtladı. O sevdi, “Habibim” dedi. Biz de seversek oluruz O’nun mahbubu elbet... Olmaz O’ns..