`Ey sevgilicik! Ağlama!(4) Sus!(5) Ben, senin baban olursam, Âişe de annen olursa, razı olmaz mısın?’..
Peygamberimiz (s.a.s): “Aziz ve Celil olan Allah, yenilecek bir şeyi yiyip veya içilecek bir şeyi içip de, bundan dolayı kendisine hamd eden kulundan muhakkak razı olur” buyurmuştur...
Bir gece vakti; Ebu Süfyan Sahr b. Harb, Ebu Cehil ve Ahnes b. Şerik, birbirlerine duyurmadan, namaz kılarken okuduğu Kur’ân-ı Kerîm’i dinlemek için Efendimizin (a.s) evine gidip, her biri bir yere sindi. Bunlar, Peygamberimizin (a.s) okuduğunu dinleyerek gecelediler. ..
Hz. Peygamber (s.a.s.) tarafından Ramazanın yirmisinden sonraki gecelerinde aranması tavsiye edilen Kadir Gecesi, öteden beri bu ayın yirmi yedinci gecesi kabul edilerek kutlana gelmiştir. İsterseniz, Sevgili Peygamberimizin bu konuda bize tuttuğu ışığı birlikte takip edelim: Peygamber Efendimiz b..
Peygamberimizin evi; iki kötü komşusu Ebu Leheb ile Ukbe b. Ebi Muayt’ın evleri arasında idi...
‘Hiçbir peygamber yoktur ki, ruhu, Cennetteki durağını görmedikçe alınmaz! Sonra, durağına gitmesi arzusuna bırakılır!’ ..
Peygamberimizin vefâtından sonra Bilâl-i Habeşî ayrılık acısına tahammül edemez olmuş, artık bir daha ezan okumamıştır. Resûlullah’a (sav) olan muhabbetiyle her gün yanıp, tütüyor gözyaşı döküyordu. ..
Peygamberimiz aleyhisselâm: “Ramazan orucundan sonra en faziletli oruç, Allah’ın ayı olan Muharrem’de tutulan oruçtur.(1) Allah’ın, Aşura günü orucunu ondan önceki yılın günahlarına keffaret kılacağını umarım” buyurdu.(2) ..
Ramazan orucu, Peygamberimizin (s.a.s) Medine’ye hicretinin on sekizinci ayının başlarında, kıblenin Kabe tarafına çevrilişinden sonra, Şaban ayında farz kılınmıştır.(1) ..
Ramazan gecelerinde Teravih namazı kılınması Peygamberimizin (s.a.s) sünnetidir. Peygamberimiz (s.a.s) bunu: “Yüce Allah, Ramazan ayında orucu farz kıldı. Ben de, teravih namazını Müslümanlara sünnet kıldım!” buyurarak açıklamışlardır.(1)..
Bir gece; Ebu Süfyan Sahr b. Harb, Ebu Cehil Amr b. Hişam, ve Ahnes b. Şerik, birbirlerine duyurmadan, Peygamberimizin (a.s) geceleyin evinde namaz kılarken okuduğu Kur’ân-ı Kerîm’i dinlemek için gidip, her biri bir yere sindi...
Peygamberimizin ashabından bazıları, namaz kılacakları zaman Mekke vadilerine gider, namaz kıldıklarını kavim ve kabilelerinden gizli tutmak isterlerdi.(1) ..
Peygamberimiz (a.s) Taif’ten Mekke’ye dönerken, Nahle’de(1)geceleyin kalıp namaz kıldığı sırada, Nasibîn(2) cinlerinden yedisi oradan geçiyorlardı. Durdular, Peygamberimizin (a.s) okuduğu Kur’ân’ı dinlediler.(3)..
Vefâ; sözünde durma, kendini seveni unutmama, ilgiyi kesmeme gibi anlamlara gelir. Tarih, başta peygamberler olmak üzere pek çok vefâkâr insana tanıklık etmiştir. Bunlar arasında Peygamberimizin (s.a.s) mümtaz bir yeri vardır. Çünkü Cenâb-ı Hakk, kıyamete kadar gelecek olan bütün insan ve cinler iç..