Bizi; şu içinde yaşadığımız kevn-ü mekânı, kâinâtı, canlı cansız her şeyi yoktan yaratan Yüceler Yücesi Rabbimizi ( Celle Şânühû) ne kadar tanıyoruz? Varlık ve birliğine iman ettiğimiz Mevlâmız hakkında nasıl bir inanca sahibiz? Elhamdulillâh ibâdet ediyoruz, bununla şereflenmişiz… İbadetin sonucu m..
Allah´ın ve Hz. Rasulallah´ın emirlerine uyun; şahsi arzularınıza ve hissiyatınıza mağlup olarak bidat yoluna sapmayın ! İtaat edin; türlü ve bozuk yollara ayrılmayın!... ..
Halkın malına göz dikmez, onların elindekinden kendini mustağni kılarsan, kötü isteklerin ölmeğe başlar. Böyle olunca sende hiçbir kötülüğe karşı meyil kalmaz. ..
İnsan, başına bir iş gelirse... Önce, kendi kendine kurtulmaya çalışır... ..
Rasûlüllah (s.a.s.) Efendimiz, simâca insanların en güzeli, ahlâk yönünden de insanların en üstünüydü. ``Sizin en hayırlınız, ahlâken en üstün olanınızdır.´´ ``Ben ancak güzel ahlâkı tamamlamak için gönderildim´´ buyurmuştu. Nitekim Kur´ân-ı Kerîm´de ``Aziz Peygamberim, şüphesiz sen en üstün bir ah..
Sultan Ahmed ile Aziz Mahmud Hüdâî birbirlerini o kadar çok sever, sayar ve birbirlerine o kadar çok bağlıdırlar ki, bu muhabbetten kaynaklanan pek çok olay ilgili kitaplara konu olmuştur...
İnsan ruh ve bedenden müteşekkildir. Bedenler fânidir, fakat ruhlar asla ölmezler...
Sa'd b. Ebî Vakkas, ilk müslümanlardandır. Mekke'nin ileri gelen ailelerinden birine mensuptu. Ancak müslüman olduğunda, başta annesi olmak üzere bütün ailesinin tepkisini çekmişti. ..
Tasavvuf tarihinin önemli simalarından Zünnûn Mısrî (IX. y.y.), kendisine bir yıl mürit olup hizmet ettikten sonra İsm-i Azam'ı (Allah’ın bütün vasıflarını ifade eden en yüce adı) öğrenmek isteyen Yusuf b. Hüseyin'in arzusunu yerine getirmedi. ..
Kur’an ve sünnetten ilham alınarak tesis edilen; kalbi temizleme, nefsi terbiye usulüne “Tasavvuf” adı verilmektedir…..
Ebû Tâlib’in hanımı olan Fatıma binti Esed, Mekke’de Müslüman olmuş, Allah yolunda Medine’ye hicret etmiştir. O; iyi halli, ahlaklı ve faziletli bir hanımefendi idi. Peygamberimize küçük yaşta iken mürebbilik etmişti. Peygamberimizin yanında, onun büyük bir mevkii ve itibarı vardı. Efen..
Ebû Leheb, Peygamber Efendimiz (s.a.s)'in öz amcası olmasına rağmen o ve eşi Ümmü Cemile, İslâm Peygamberine eziyet etmekten geri durmazlardı...
Ebû Seleme (r.a.), Bedir ve Uhud savaşlarında bulunmuş, Uhud'da vurulup yaralanmış, daha sonra da bu yara sebebiyle şehid olmuştur...
İbrâhim b. Edhem, Belh ülkesinin saltanat ve debdebeye düşkün olan hükümdarıydı. Onu bu düşkünlükten kurtarıp âhiretini de ihyâ edebilmesi için devrin ârif ve sûfîlerinden zaman zaman kendisine ibretli ikazlar yapılıyordu...
Selam vermek nafile bir ibadet olmakla beraber, verilen selamın alınması gerekmektedir. (Buhâri, Edebü’l-Müfred, s.268.)..
İmâm-ı Azam Ebû Hanife (r.a)'ye bir grup inkarcı gelmişti. Bunlar, Allahu Teâlâ'nın varlığını ve âlemlerin yaratıcısı olduğunu inkar ediyorlardı...