Zevk ve şirb (şerb veya şürb de olur), sûfîlerin dillerinden bırakmadıkları kelimelerdendir...
BİSMİLLAH ER-RAHMAN ER-RAHİM ES-SALÂTU VESSELÂMU ALEYKE YA RESULULLAH..
Amr b. Abdullah el-Cühenî şöyle rivayet etmiştir: “Ali’yi (a.s) bir izâr ve bir ridâya bürünmüş oldu¬ğu halde elinde bir kamçıyla gördüm. Sanki bedevî bir Arâbîydi. Karâbîs çarşısına kadar geldi. Üç dirhemlik bir gömleğe sahip çıktı. Satıcı onu tanıyınca vazgeçti. Ondan bir şey almadı. Başka birisi..
Din ve kültür tarihimizle ilgili olan herkes bu terimi tanır ve bilir; Horasan Erenleri… Bu terim ile Doğu dünyasından Anadolu’ya daha sonra Balkanlara doğru yürüyen Allah dostları kasdedilir...
Tarihin şahit olduğu son ulu hakandan, emperyalistlere karşı her alanda kıyasıya mücadele eden büyük dehadan, Serdâr-ı Hakan’dan bahsetmek istiyoruz...
Bâyezid Bistâmî (k.s), annesine son derece bağlı, itaatli idi. Kendisi şöyle anlatıyor: “Mücahede ve riyazatta aradığımı anne rızasında buldum. Bir gece annem benden su istemişti...
Varaka b. Nevfel, Hz. Hatice’ye: “Cebrail; Allah ile peygamberler arasında, Allah’ın emînidir. Sen, Muhammed’i, görmüş olduğu şeyleri gördüğü yere kadar götür...
Sâdık ve sâlim İhsan Efendi oğlum! Ârif ona derler ki; kalbi vesveseden, teşvişten (karışıklıktan) yani bulanıklıktan beri (uzak) olandır. Ve böyle ârifler, kendilerine karışık haldeki insanlar ve hâdiseler geldiğinde onları sükûnete erdirenlerdir. Binaenaleyh, (bununla birlikte) kalbinin safasını..
Ve lev semi‘û ehlü Mısra evsâfe haddihî Lemâ bezelû fî sevmi Yûsufe min nakdin..
Hadis-i şerif malumdur. Saadet devrinde bir sahabî, Rasûlullâh sallallâhu aleyhi ve sellem’e gelip sorar: “Kıyamet ne zaman kopacaktır?” diye...
...ise İslâm, sadece tavsiye değil emretmiştir. Savaşta burnu kesilen Arfece isimli sahabîye Rasûlullah’ın, üstelik altından bir burun edinmesini söylemesi .....
Âh mine’l-aşkı ve hâlâtihî Ahraka kalbî bi-harârâtihî Ah, aşkın elinden ve onun hallerinden… Ateşiyle kalbimi yaktı yandırdı. Şeyh Galip Aşk: Yakıcı duygu Âşık: Aşk ateşinin yakıtı Mâşuk: Ateşi yakan Ne güzeller gördü bu dünya… Ne kadar da onlara sevdalanmış âşıklar. Akıllarını oyn..
Ey bir yerde duramayan, dinlenme nedir bilmeyen rüzgarımız! Güle bizden haber götür de de; “Gül bahçesinden kaçıp şekerle dost olan gül, nasıl oldu da yurdundan, anandan, babandan, kardeşlerinden arkadaşlarından ve sana gönül veren, senin için feryat edip duran bülbülden ayrıldın geldin, şekere karı..
Muhâdara, başlangıçtır. Sonra mükâşefe, daha sonra da müşâhede, hâli gelir. Muhâdara, kalbin (Allah nezdindeki) huzurudur...
Allah Teâlâ, dinini Peygamberimiz (s.a.s) vasıtasıyla ayrıntılı olarak insanlara öğretmiştir. Buna göre ibadetlerimizin olmazsa olmaz şartı olan abdestin sünnetleri şunlardır:..