Mevlânâ Hazretleri bir gün kuyumcular çarşısından geçiyordu. Hal arkadaşı, mana yoldaşı Selahaddin Zerkub’un sarraf dükkânının önünden geçerken birden aşka geldi, semâa durdu...
Peygamberimiz (a.s) bir gün Mescid’de otururken, bedeviye benzeyen bir adam gelip Peygamberimizin (a.s) yakınında iki rekât namaz kıldı. Namazı itinasız ve gevşek kıldı...
Havâss'ın abdest âdâbı dörttür: * Uzuvlarını huzur-i kalb ile yıkamak * Daim abdestli bulunmak ..
Ey kardeşim, bilmiş ol ki ilimler insan ruhunda gizli bir halde mevcut olup tüm insanlar ilimleri öğrenmeye kabiliyetlidir. Bazı ruhlar sonradan meydana gelen herhangi bir arıza ve sebepten dolayı bu kabiliyetini kaybedebilir. Bunu şu hadislerden anlıyoruz: “İnsanlar, şirk ve küfürden temiz bir hal..
Abdullah ibn-i Hubeyb (r.a) şöyle dedi: Rasûlullah (s.a.s) bana şöyle buyurdu: “Akşam ve sabah vakitlerinde Kulhüvallâhü ehad.....
İki küçük karınca ve onlara ekmek, su verenlerin hikâyesi: Aşk Yolunda Adım Adım..
Kureyş kâfirleri İslâmiyet'in yayılıp kabul görmeye başladığını gördüklerinde, Peygamberimizin kabileleri olan Hâşim ve Muttalib Oğulları'ndan kimseler ile evlenmemek, alışveriş yapmamak, konuşmamak ve onlarla oturmamak üzere aralarında antlaşma imzaladılar...
Amr İbnu’l-Âs (r.a)’den rivayet edildiğine göre Rasûlullah şöyle buyurdu: “Bizim orucumuz ile Ehl-i kitabın orucu arasındaki en önemli fark sahur yemeğidir.” (Müslim, Sıyâm/45; Ebû Dâvûd, Savm/15)..
Gaybden gelen latif hâller ile kalpleri ferahlandırmaya nefes (dem) adı verilir. Nefes sahibi, hâl sahibinden daha ince ve daha saftır...
Oruç üç derecedir: a) Avam'ın orucu b) Havassın orucu c) Ahass'ul-Havass'ın orucu Avamın Orucu: Bu oruç, mide ve tenâsül uzvunu şehvetlerden sakındırmaktır. Yani yemek, içmek ve cinsî münasebette bulunmaktan sakınmaktır. Havass Orucu: Kulak, göz, dil, el, ayak ve sâir âzaları günah-lardan uzak ..
Zulüm var oldukça, zulme karşı direnç ve erdemli duruş da devam edecektir ve etmelidir. Müslümanın mücadelesi de adalet ve zulüm mücadelesidir. Direnci kırmak için başka şekillerde yorumlansa da bu böyledir...
Hz. Peygamber’in hicretini esas alan ay takviminde yer alan “Receb, Şa‘bân, Ramazân” ayları, halk arasında kutlu ve mübarek aylar diye tanınır. “Üç Aylar” ifadesi ile de bu aylara yüklenen faziletlerin kastedildiği söylenebilir. Dinî literatürümüzde ve yüzyıllardan beri akıp gelen şifahî ananede di..
Bir hadis-i şerîfte, "Âlimler, peygamberlerin vârisleridirler." buyrulmaktadır. Peygamber Efendimizi (s.a.s) gerçek anlamda temsil edenler hiç şüphe yok ki O'nun ahlakıyla ahlaklanan, ilmiyle âmil olan mürşid-i kâmillerdir. Bu zâtları ziyâret etmenin sevabı tarif edilemez. Yeter ki niyetimiz halis o..
Enes b. Mâlik anlattı: "Peygamber (s.a.v.) Zevra'daydı. İçinde, parmaklarım örtmeyecek kadar su bulunan bir kap getirildi. Rasûlullah (s.a.v.) ashabına abdest almalarım emretti. Avucunu suyun içine koydu. Su parmaklarının arasından ve uçlarından kaynamağa başladı. Böylece orada bulunanlar abdest..
Havâtır (hâtır); hatırlama, anma, fikir, insanın içinde duyduğu ses, can kulağı ile işitilen sada. Bu ses kaynağına göre hâtır-ı Hakk, ilhamı, hâtır-ı şeytan, hâtır-ı nefs, hevâcis ve vesvese gibi isimler alır...
Millî şâirimiz Mehmet Akif Ersoy, Sultan Ahmet Camii’ne her gittiğinde orada iki gözü iki çeşme ağlayan yaşlı bir zâta rastlamaktadır...