Hz. Peygamber (s.a) önce kabirleri ziyaret etmeyi yasakladı, sonra izin verdi.(1) Umumi olarak kabirlerin ziyareti, ölümü hatırlamak ve ibret almak için müstehabdır. Salihlerin kabirlerini ziyaret etmek ise ibret almakla beraber teberrük için müstehabdır...
Eğer kabir azabı, kalbin bu dünyaya bağlanması sebebiyle ise hiç kimse bundan kurtulamaz. Çünkü kadın, evlât, mal ve mevkii herkes seviyor. O hâlde kabir azabı herkese olacaktır. Bundan kimse kurtulamayacaktır denirse, cevabında deriz ki:..
Tefvîz (işi Allah’a havale etmek) hususunda iki ince nokta vardır. Birincisi: İşlerden en hayırlısını seçmek, ancak bu cihanın her zerresine vakıf olan ve bütün işlerin hâl ve durumunu ve hepsinin gizliliklerini bilen kişiye yakışır. Yoksa bu vasıfları taşımayan kişinin ‘hayırlı ve faydalıdır’ di..
İmam Nevevî ve Duası, büyük İslâm âlimi ve şüphesiz Allah’ın sevgisini kazanmış büyük evliyasından biri olan İmam Nevevî Hazretleri’nin ibretli hayatını ve her gün okumayı âdet haline getirdiği zikir ve duasını içeren kıymetli bir eser...
Allahu Teâlâ, Efendimiz aleyhisselama “Habibim” buyuruyor. Habib, sevgili demektir. Şimdi İmam-ı Gazalî, İmam-ı Kastalânî hazretleri gibi İslâm âlimlerinden naklen Allahu Teâlâ’nın sevip sevmediği kimseleri bildirelim! ..
Amr b. Kays’tan rivayet edildiğine göre, Ali’ye (r.a) “Niçin gömleğine yama yapıyorsun?” diye sorulunca: “Kalbim huşu’ içinde olsun, mü’minler de örnek alsınlar diye” karşılığını vermiştir...
Peygamberimiz (s.a.s) buyuruyor ki: “Cennete sadece merhametliler girecektir.” Orada bulunan sahabiler: “Yâ Rasûlallah! Biz, hepimiz merhametliyiz” derler. Peygamberimiz (s.a.s) onlara şöyle cevap verir: “Sırf nefsini esirgeyen kimse merhametli değildir; merhametli kimse hem kendini ve hem d..
İslam dini, insanların muaşeretine (birbiriyle görüşüp konuşmalarına, toplum halinde medeniyet üzere yaşamalarına) büyük bir önem vermiştir. Müslümanların birbirleriyle geçinmelerinde samimiyet, tevazu, sadelik, zorlanmama, karşılıklı yardım, nezaket, saygı, sevgi ve hayırseverlik bir esastır. İsl..
Kendini tanımak, bilmek istersen, iki şeyden yaratılmış olduğunu bilmelisin. Biri zahirî kalıp. Buna beden derler. Göz ile görülebilir. Diğeri bâtın [içyüz, görünmeyen taraf] mânâsındadır. Ona nefs derler, ruh derler ve kalb derler. ..
Övülen münâzara, halis bir niyet, sağlıklı bir yol izleyişiyle yapılan ve hayırlı sonuç doğuran münâzaradır...
Zilhicce’nin başında dokuz gün oruç tutmak müstehaptır. Çünkü zilhiccenin ilk on günüyle alakalı hadisler bulunmakta bu günlerin sâlih amellerle geçirilmesi tavsiye edilmektedir. Niyet ederken de nafile oruca diye niyet edilebilir. Zilhicce orucuna zilhicce ayının birinde başlanıp dokuzuna kadar tut..
Kurban Bayramı'nın dinimizde ayrı bir yeri vardır. Hacc günlerinin hemen peşinden, kurban kesilerek bayram yapılışı çok mânidardır. "Eyyâm-ı nahr" denilen bu günlerde, hâli vakti yerinde olan her müslüman, Cenâb-ı Allah’ın (c.c) rızası için kurban keser. İslâm ölçüleri içerisinde, bayramını bayram y..
Kadının biri Hasan el-Basrî’ye (r.a) gelir, “Genç bir kızım vardı, öldü. Onu rüyamda görmek istiyorum, onu rüyada görmeni sağlayacak bir dua öğretesin diye sana geldim” der. Hasan el-Basrî (rahimehullâh) da kadının arzusunu yerine getirir. Kadın, kızını rüyasında görür ki, aman Allah’ım! Üzerinde ..
Cenab-ı Allah, O’na risâleti verdiği zaman bu ilahi nurdan ilk koru alan Hz. Ali oldu. Rasûlullâh, ailesini ve Kureyşlileri İslam’a davet ettiği zaman o daha çiçeği burnunda bir gençti...
Hâlisiye kolu; eş-Şeyh Ziyâuddin Abdurrahman Hâlis Kerkükî (k.s.) Hz.leri tarafından kurulmuş ve “Hâlis” ismine izâfeten “Hâlisiye” olarak tanınmıştır...