Muridan
Rasûl'e Hitap Uslûbu

Rasûl'e Hitap Uslûbu

Rasûlullâh (s.a.s) Efendimizin adı veya lakabı ile çağrılması, Cenâb-ı Hakk (c.c.) tarafından yasaklanmıştır.

  Rasûlullâh (s.a.s) Efendimizin adı veya lakabı ile çağrılması, Cenâb-ı Hakk (c.c.) tarafından yasaklanmıştır.

  “Ey inananlar! Seslerinizi, Peygamberin sesinin üstüne çıkarmayın. Birbirinizle yüksek sesle konuştuğunuz gibi, O’nunla da öyle yüksek sesle konuşmayın; yoksa siz farkında olmadan amelleriniz boşa gider”(1) âyeti ile Cenâb-ı Hakk, Peygamber Efendimize “Ya Muhammed”, “Ya Ebe’l-Kasım” şeklinde adı ve lakabıyla çağrılmasını, saygısızlık addedip, hoş karşılamamıştır.

  Bu âyet-i celîle ile Hz. Peygamber’e nida edile­ceği zaman, diğer insanlara olduğu gibi adı, künyesi ve lakabıyla değil de, sahip olduğu yüce makamını zikredilerek: “Ya Rasûlullâh”, “Ya Nebiyyallâh” şeklinde seslenmenin daha uygun olacağı sahabe-i kiram efendilerimize tavsiye edilmiştir.

  Rasûlullâh (s.a.s), künyesiyle çağrılmak­tan hoşlanmazdı. Bir gün, birinin arkasından: “Ya Ebel-Kasım” diye çağırması üzerine geri dönen Allah Rasûlü (s.a.s): “Beni adımla ça­ğırabilirsin. Fakat künyemle bir daha çağırma” buyurmuştur.(2)

  Bu ayet ve hadisi göz önünde bulunduran İslâm büyükleri, Hz. Peygamber’i adı ve künyesi ile çağırmanın O’na karşı saygı­sızlık anlamına geleceğinde ittifak etmişlerdir.(3)



  (1) Hucurât, 49/2.
  (2) Buharı, Buyû‘, 49.
  (3) M. Zeki Duman, Bütün Yönleriyle Asr-ı Saadet’te İslam, 5/262.

Top