Peygamber Efendimiz (sav.) bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyurmaktadır: “Bana mahsus ve münhasır (ve en yüce) beş isim vardır: ..
Günümüz Avrupa toplumu açısından geçersiz ve kınanan bir uygulamadır. Ancak tarihi olayları o dönemin şartlarına göre değerlendirmek gerekir. ..
Fakirlik halinde, geçim durumundan aciz kaldığın zamanda, nikah işiyle karşılaşırsan, bu halinde de sabreder beklersen; Hak taala, ya senin başından bu işi giderir, yahut sana bir kolaylık verir evlenirsin, yahut muhafazası altına alır geçimini kolaylaştırır. ..
İnsan, başına bir iş gelirse... Önce, kendi kendine kurtulmaya çalışır... ..
Manevi bir hal içinde bulunduğun zaman başkasını isteme. İster daha altını, ister daha üstünü. Hiçbir makam arzu etme.....
Halkın malına göz dikmez, onların elindekinden kendini mustağni kılarsan, kötü isteklerin ölmeğe başlar. Böyle olunca sende hiçbir kötülüğe karşı meyil kalmaz. ..
Nefsini bırak! Ve ondan uzaklaş!.. Nisbi olarak kendine izafe ettiğin mülkten ayrıl!.. Hepsini Allah´a teslim et!.. Ve kalbin kapısında bekçi ol!.. ..
Bu kadar külfetler içerisinde, varlığını gösteren yalnız Allah´ü Taala dır. Bundan sonra nefsin gelir. Muhatap olarak meydanda da sen varsın...